Tantra - Bilinçli İlişki

Çalışmada neler yapılıyor? Kendinle ilişkin nasıl? Vücudunla ilişkin nasıl? Diğerinin karşısında nasılsın? Güven mi? Utanç mı duyuyorsun? Karşı cinsle ilişkin nasıl? Yeteri kadar besleniyor musun? İhtiyaçların neler? Bunları isteyebiliyor, alabiliyor, verebiliyor musun? Tantrik iletişim becerileri nelerdir? Sınır koymak, dur diyebilmek yapabildiğin şeyler midir? 1 ve 4'üncü çakra bütünlemesi nasıl olur? Sevilecek partner, sevişilecek partner farklı mıdır? İlişkilerin bilinçli mi? Yoksa sana düzenin sunduğunun içinde sürükleniyor musun? Kendi enerjin seni korkutup kapanmana sebep oluyor mu? Tüm bunların farkındalığı ve şifası üzerine bir giriş dersi.

Bu tantraya başlangıç çalışması AŞK’ın sende başladığı ve oluştuğu gerçeğine dairdir. Kendini sevmeyi, onaylamayı ne kadar öğrenir ve çoğaltırsan o kadar fark edersin ki coşkunun, orgazmının, vecd halinin, mutluluğunun kaynağı ve sorumlusu sensin, partnerin değil. Dış dünya tetikleyebilir ama hepsini hisseden sensin, kaynak sensin, sorumlu sensin. Çalışma son derece eğlenceli, hafif ve kolaydır. Ama çok etkilidir. Etkili olması için ciddi olması gerekmez. Bilakis ciddiyet bir gerginlik olduğundan enerjinin serbest akışına ilk engeldir. Gerekli yerlerde gözlerinizi kapatınız, açmayınız, nasılsa kimse size nanik yapmıyor…

Yetiştiriliş tarzımız vucudumuzu, cinselliğimizi ayıp kavramı altında yargılar, bastırır ve cinselliği, vücudu, şeytani içgüdülerin kaynağı olarak görüp, bedenle ruhu birbirinden ayırır. Buna bir de öte uçtan, medyanın bilinçaltına pompaladığı seks sembolleri eklenir. Sonuç olarak, çekici görünme çabamızın altında, kendi vucudumuzu sevme yeteneğimizi sürekli sabote eden, büyük bir kendinden memnuniyetsizlik oluşur. Bu duygu bizi, farkında olmadan, vücuttan uzaklaştırır, kopartır. Bu aynı zamanda orgazmik duygularımızdan, zevk alma yeteneğimizden, mutluluğumuzdan, coşku ve vecdimizden de kopuş demektir. Vücudunu kendi sevmeyen, o bedeni paylaşacak partneri nasıl bulsun ki? Gizliden gizliye güvenmediğin bedene, sevişirken nasıl olur da kendini bırakabilirsin ki?

Çocuk vücudunda enerji hiçbir engelle karşılaşmadan rahatça akar. Bu yüzden çocuk duyularına bağlı, enerjik ve çok meraklıdır. Büyükler bu enerjiyle baş edemezler. Hele erotik olanlarla ne yapacaklarını bilemezler. Çocuk bunu hisseder ve kendi enerjisinden şüpheye düşer. Çocuğun hayatına ayıp girmiştir. Enerjiye ket vurulmuştur. Bu bölünme yetişkin hayatımızda ilişkilerimizi derinden etkiler. Kalbi başka, seksi başka beğenilerle yaşar oluruz. Aynı partnerle hem kalbi, hem seksi paylaşmak zorlaşır. Bu çalışma bölünmüş hissel enerjinin tekrar kalbe bağlanıp, bütünleştirilmesi için yapılan bir nefes çalışmasıdır. Uygulamalı bölümde  gözlerinizi kapalı tutunuz.