Emine Boyner
Otacı, Sanatçı, Zanaatkar
Emine, 1989 yılında İstanbul'da doğdu. Şehrin göbeğinde, doğanın yanı başındalığını her daim hissederek, doğaya büyülenerek büyüdü. Lise yıllarından itibaren sanat eğitimi aldı.
2008-2012 yıllarında Amerika'da, Bennington Üniversitesi'nde, Güzel Sanatlar bölümünde okudu. Ayrıca Politika, Edebiyat ve Felsefe dersleri aldı. 2009 yılında Peru'nun Ayacucho şehrinde, Yanamilla hapishanesinin kadınlar koğuşundaki kadın ve burada doğan 0-4 yaş grubu çocuklarla çalıştı. Kadınlarla el sanatları çalışmaları, çocuklarla “eğitici” ve sanatsal çalışmalar yaptı. Anneler emzirirken nakış işledi. Elleri zanaatlarıyla meşgulken, bebeklerle ve çocuklarla oyunlar oynadılar. Ayacucho şehrinde bir taraftan gönüllü bir sağlık projesinde yer aldı ve ilkokul bahçelerinde atık yönetimi ve bahçe düzenlemesi konusunda çalıştı. Burada geçirdiği boş zamanlarda, bitkiler yoluyla şifa sunan insanlarla bolca sohbet etti. Pazarlarda tezgah kuran, tohum, bitki, tılsım sunan otacılarla vakit geçirdi. Bitki şifasına olan merakı ve bitkilerin sihirli tohumları burada içine serpildi.
2010 senesinde sanatçı Neriman Polat'ın asistanı olarak bir süre İstanbul'da çalıştı. 2011'de ise, Tütün Deposu'nda, stajyer olarak çalıştı.
Emine, 2012 yılında Ayvalık’a taşındı ve burada çok yönlü bir sanat ve zanaat alanı olan Atölye Patika’yı kurdu. Resim, çömlek, doğal sabun gibi sanat/zanaat çalışmalarını yürütürken, eş zamanlı olarak bitkisel tedavi üzerine eğitimler almaya başladı. İlk eğitimini, Rosemary Gladstar adındaki bitki bilgesi hocasından aldı. Bu iki yıl süren eğitimi ve Rosemary Gladstar ile yapmış olduğu çeşitli otacılık eğitimlerini de tamamladıktan sonra, farklı geleneksel bitkisel şifa eğitmenleriyle ve Herbal Academy'nin klinik bitkisel tedavi eğitimleriyle yolculuğuna devam etti. Bitkisel şifa üzerine çalışmaları sürecinde de “Cadı Kazanı” adındaki bitki harmanları doğdu. Başta bitkilerin öğretmenliğiyle derinleşen öğrenme yolculuğu, heyecan ve hayranlıkla devam etmektedir.
Emine şu anda bitkisel şifa, otacılık ve sanat konularının yaşamında bir araya gelişlerini araştırmakta; yer (coğrafya) - beden bütünlüğünü, sanat çalışmalarında bitki ve toprak mürekkeplerinin de katılımıyla keşfetmektedir. Sanat ve doğaya şefkatli otacılığı, bulunduğumuz coğrafya ile bağ kurma yolunda rehberleri olarak görmektedir. Bu rehberlerin eşliğinde yaratıcı çalışmalar ve gündelik yaşamın belki de görünmeyen eylemleriyle, yaban ve içimizdeki yaban/doğa ile bağ kurma alıştırmalarını araştırmaktadır.
Doğaya dair herhangi bir alanda uzmanlığa değil, ebedi çıraklığa inanan Emine; otacılığı, yer ile “bir” olma, hem içimizdeki hem bizi sarmalayan yabanı ve coğrafyayı şefkatle kucaklama vesilesi olarak görür. Tıpkı patikalar gibi, içinde bulunduğu tüm çalışmalar, doğanın rehberliğinde ve içsel bir yön bulma duygusu ile kıvrıla büküle, doğanın şifası ve karşılaştırdığı dostluklarla evrilip yolunu bulmaktadır.